Günlerin çok çabuk geçmesine sıkıldım.
Herşey Nokia Shop Bodrum'un açılışının yapılacağı haberiyle başladı. Kısa bir zamanda yapılacak işler belirlendi ve açılıştan bir gün önce Bodrum'a gittim.
Hava oldukça sıcaktı; su tüketimim İstanbul'dakinin neredeyse on misli gibiydi. Hazırlıkların ne durumda olduğunu görüp bir saat kadar öğle yemeği için herkesin bildiği Bodrum çarşısına indim. Sıcak olmasına rağmen çok kalabalıktı, sıcaktan canım pek yemek yemek istemedi. Sahilde Bodrum Kalesi manzarasına hakim bir cafe'de soğuk birşeyler içmeye karar verdim. Cafe'nin önünden geçenler çok mutluydular. Cafe'den ayrıldıktan sonra toplantıma yetişmek için uzun bir yol gittim. Her yerde tatil coşkusu, yüzlerde gülücükler. Açılış için hazırlıklar tamamlanmıştı ve dinlenmek için otel yoluna koyuldum. Hazırlıklar gün boyunca sürdü ve saat 20.00 de açılış için davetliler gelmeye başladı. Herkes gülümsüyordu ve mutlulukları her hallerinden belli oluyordu. Saat 22.00 gibi artık havaalanına gitmek için Bodrum'dan ayrılmamız gerekiyordu. Sıkıldım .Çok zevkle yaptığım bir iş ve Bodrum. Neden İstanbul'a geri dönmeliydim? Bu açılış 40 gün 40 gece süremez miydi? :)
Bodrummm, Bodrumm...
4 yorum:
Osman Babişim bu iki gün böyle sıradan geçmiş olamaz. Duysam inanmazdım, gördüm asla inanmam:))
Bir görgü tanığı;)
Görgü tanığının gördüklerini biz de merak ediyoruz! :) paylaşmak ister misin osman?
bak biz bizeyiz... :)
Yazık sana, tadı damağında kalmış...
banada pek inandırıcı gelmedi acıkcası :p
Yorum Gönder