Sayın Milletvekilimiz,
Önümüzdeki günlerde TBMM gündemine gelecek olan "222 Sayılı İlköğretim ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin Meclis gündeminden geri çekilmesini, eğitim gibi toplumumuzun geleceğini biçimlendirecek bir konuda yapılacak değişikliklerin anne-babaların, çocukların, öğretmenlerin, sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin, kısaca konuyla ilgili tüm tarafların bilimsel veriler ışığında tartışmasından sonra TBMM'de görüşülüp karara bağlanması gerektiğini düşünüyoruz. Tersi durumda yapılacak aceleye gelen değişikliklerin toplumumuzda onarılamaz yanlışlara yol açacağına inanıyoruz.
Taslağın Milli Eğitim Komisyonuna gelen ilk şekline göre aşağıda belirttiğimiz konularda taşıdığı çok önemli eksiklikler, yanlışlıklar ya da belirsizlikler konusundaki düşüncelerimiz:
1. Ülkemizde yapılacak bir eğitim reformu, gelişmiş bütün ülkelerde olduğu, ciddi bütün bilimsel çalışmalarda belirtildiği gibi, okul öncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına almalıdır.60 ay ve üzeri, Milli Eğitim Bakanı’nın açıkladığı gibi ilköğretime başlama yaşı değil, okul öncesi eğitime başlama yaşı olmalıdır.
2. Şu anda uygulanan sekiz yıllık temel eğitim, kesintisiz olarak sürmeli; eğitimin niteliğine, taşımalı sisteme, yatılılık uygulamalarına ilişkin sorunlar ciddi araştırmalarla saptanıp onlara çözümler üretilmelidir. Temel eğitimi kesintiye uğratmak, çocukları 9 yaşında mesleki konulara yönlendirmek; onların temel akademik, sosyal, bilişsel gelişimini kesintiye uğratacaktır.
3. Teklifin "ortaokul" olarak adlandırılan ikinci dört yıllık müfredatı ve seçimlik dersleriyle ilgili bir açıklık içermemesi büyük bir kaygıya ve güvensizliğe neden olmaktadır. Yurttaşların bu içeriği bilmeye ve görüş bildirmeye hakkı vardır.
4. Teklif, öğrencilerin ortaokula geçiş biçimiyle ilgili bir açıklık taşımamakta, bu nedenle biz yurttaşlarda şu anda 14 yaşında başlayan sınav telaşının 9 yaşında başlayacağı endişesini yaratmaktadır. Farklı nitelikte ortaokulların olması, sınavı kaçınılmaz kılacaktır.
5. Teklif, liselere geçiş konusunda da açıklıktan yoksundur. Teklifte meslek eğitiminden söz edilmekte; ancak Fen liseleri Anadolu liseleri gibi seçkin okullarda hangi çocukların, ne şekilde okuma hakkı elde edeceği hakkında hiçbir bilgi içermemektedir.
6. Madde 12. Ek madde 2 ye göre; İlköğretim birinci kademe sonrasında hangi programların açık öğretimle ilişkilendireceğine Bakanlar Kurulunca karar verilecektir. 9 yaşında olan çocukların öğretiminde açık öğretim kapısının açılması kız çocuklarının eğitim ve öğretimi açısından önemli sakıncalar taşımaktadır. Çocuk gelinlerin sayısının artması tehlikesine açıktır. Açık öğretime yönlendirme ikinci kademe sonrasına bırakılsa dahi, durumda önemli bir değişiklik olmayacaktır.
7. Teklif, okullarda kullanılacak eğitim teknolojisinin devlet tarafından ihalesiz biçimde satın alınacağını belirtmekte, bu konu da biz yurttaşlarda ulusumuza ait kaynakların adaletli ve gerektiği gibi kullanılmayacağı kuşkusunu yaratmaktadır.
Sizden ilimizi TBMM'de temsil eden bir milletvekili olarak saydığımız ve bu mektubun sınırları içine sığdıramadığımız nedenlerle yasa teklifinin Meclis gündeminden çekilmesi doğrultusunda oy kullanmanızı bekliyoruz.
22 Mart 2012 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder