Dün Nevra ile Eray'ların Lüleburgaz'daki evlerine gittik. Belki de çocukların hayatındaki en güzel gündü:)
Anne ve babasının misafirperverliğinin yanı sıra bizlere sundukları bahçe, doğal hayat, hayvanlar vs paha biçilemezdi... Kedi, köpek, civciv, tavuk, inek ve koyunlarla ilk defa bu kadar yakın oldular ve nasıl mutluydular. Bazen ellerinde bir rüzgar gülü, bazen bir kedi, bazen bir civciv, bazen bir dondurma...
İlk defa ağaçtan kiraz, yerden çilek topladılar, resmen dalından yediler, çocukluğumuzda çok sıradan olan ama şimdilerde bir fantezi olan bu durumu bizzat yaşadılar.
Açıkçası hepimiz kendimizi kaybettik, bir an kendimi "Bugün ayın kaçıydı, yarın toplantımız var mıydı?" diye sorarken buldum.
Unutamadığım anlar ise Dila'nın Burçak Tarlası'nı söylemesi ve Beren'in akşam gitmeyelim diye ağlamasıydı.
Velhasıl çok güzel bir gün geçirdik ve çok mutluyduk, Eraycım, korkarım en kısa sürede yine gelebiliriz ve kızlar yine seni yere yatırıp üzerinden zıplayabilirler:)
27 Haziran 2011 Pazartesi
Tamtamlar gezmeye devam ediyor
Etiketler:
Beren Tirün,
Dila Aydın,
Eray Çoşan,
Lüleburgaz,
Nevra Çankaya,
Yasemin Tirün
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
5 yorum:
çookk şekerler! bu arada anneler ve kızlarının renk uyumu da gözümüzden kaçmadı! :)
Kız çocuk güzel bişi.
Muhteşem görünüyorsunuz) cok kıskandım, ne diyeyim. Buralarda yağmur rüzgar, oralarda güneş çiçekler....
merak etme sebiş burada da yagmur ruzgar.. haziran sonu hale bak! - diyoruz yani :)
ben size küsüm!
Yorum Gönder