10 Ağustos 2012 Cuma

Yaş olmuş 75!

8 Ağustos günü Dustin Hoffman'ın doğum günüydü. Grizine.com'da aşağıdaki gibi kişisel bir yazı yazarak Dustin'ın doğum gününü kutlamış oldum ben de:)


Hem uzun cümleler kurarak anlatmalara doyamayacağım hem de birkaç kelime ile durumun şahaneliğini özetleyeceğim bir ismin oyunculuğu ve filmleri üzerine yazı yazmak belki de pek iyi bir fikir değil ama yola çıktım artık. Peki, daha yazıya başlamadan övgüsünün nasıl yazılacağına dair fikir yürüttüğüm bu isim kim ki? Cevap, bugün 75. doğum gününü kutlayacak olan “aşmış aktör” Dustin Hoffman’dır.

Dustin Hoffman’ın çektiği tüm filmleri kısa kısa yazarak ilerlemeyi isterdim ama o kabarık filmografi ile hiç girişmeyeyim o işlere. Genel olarak akıllara en çok yer etmiş olanlardan beş adet önemli film seçtim yazmalık. Filmlerin yazılma sırası ise benim Hoffman filmlerini izleyiş sıramdır J

Papillon
Eşyalarım için “yangında ilk kurtarılacaklar listesi”  yapsam bazı DVD’ler üçüncü sıradan top ten listesine rahatça girer. İşte o derece bir sevgiyle yaklaştığım filmler var şu hayatta. Neyse Dustin Hoffman konusuna da giriş yapmamı sağlayacak olan o DVD’lerden birisi Papillon’dur. Steve McQueen ile oynadığı ve hapishanede geçen film hani. 1973 yılında çekilmiş ve bir kitap uyarlaması olan filmde suçsuz yere ceza alan Papillon, özgürlüğüne kavuşmak için hapishaneden kaçma planlarına girişir ve bu konuda başarılı olup olmadığını da filmin sonlarına doğru izleriz. İlk izlediğim Hoffman filmi Papillon olduğu için “en sevdiğiniz film hangisi?” sorusuna hemen cevap olsun diye ezbere aldığım bir filmdir aynı zamanda. Müzikleri de aynı ölçüde başarılıdır.

Kramer vs. Kramer
Ah, ah, ah!!!! Bu film de çok kötü dağılmıştım.
 Eşinden boşanmak isteyen Joanna Kramer (Meryly Streep) ile başlar tüm hikaye. Küçük oğlunu eski eşine (Dustin Hoffman) bırakır ve kendine yeni bir düzen kurmak için onlardan ayrılır. Baba-oğlun baş başa kalma halleri de filmde izlediğimiz en önemli sahneler olmaya başlar. Özellikle birlikte yaptıkları yumurtalı ekmek sahnesi akıllardan çıkmaz yıllar geçse de. 1979 yılında çekilmiş olan film, tüm bu şahane oyuncuların, günümüzde neden efsane olarak anıldığını da göstermekte bence. Oscar’a aday gösterildiği sene “En İyi Film” ve “En İyi Erkek Oyuncu” ödüllerini de almış bulunmaktadır.


The Graudate
Dustin Hoffman isminin tanınmasını ve akıllara kazınmasını sağlayan film olarak da bilinmekte. Açılış sahnesinde Sound of Silence’ın çalmasıyla daha baştan gönüllerin birincisi olmuştur bu film. Benjamin Braddock rolünü canlandıran Hoffman,  özellikle Anne Bancroft ile geçen sahnelerinde, yeni mezun toy bir delikanlının aşk ve cinsellik ile tanışmasını pek bir şahane oynamış. Braddock’un kendinden yaşça büyük bir kadın ile kurduğu ilişki, sonrasında Bancroft’un kızına aşık olması ve aklın, fikrin karışması durumu, filmde olacaklara dair bilgi olsun. Pek çok Dustin Hoffman filminde olan, hikayenin yalın ve sakin ilerleyişi, bu filmde de var olan bir hal. Oyunculuklar ve ayrıntılar güzel olunca film unutulmazlar listesine girmekte zorlanmamış olsa gerek.

Rain Man
-Ona ne kadar para kaldığını biliyor mu?
-Para kavramından anlamaz.
-Para kavramından anlamaz mı? Ona 3 milyon dolar para miras kaldı ve o para kavramını bilmiyor!

Bu replik Rain Man filminin en güzel anlatımı gibi sanki.

80’li yılların sonunda çekilmiş olan film,  “Hoffman ne yapsa güzel yapar” tarzında bir cümle kurmamıza sebep olmakta. Başrolü o zamanlar toy bir delikanlı olan Tom Cruise ile paylaşmıştır. Tom Cruise’un canlandırdığı Charlie karakterine uzun yıllardır görüşmediği babasının vefat haberiyle beraber yüklü bir miras kaldığı ulaşır. Charlie’nin sevinmemesini tavsiye ediyorum bu noktada çünkü varlığından haberdar olmadığı otistik kardeşine de kalmış olabilir o yüklü miras. Ve nitekim de öyledir. 3 milyon dolar miras, matematik dahisi sayılabilecek otistik bir ağabey’e kalmıştır. Charlie, abisinden para koparabilmek için onu yanına almaya karar verir ve asıl hikayeyi de burada başlatmış olur. Film aynı zaman da bol Oscar heykelciği barındırmakta.

Tootsie
Son film ise  “ABD Ulusal Film Arşivi” tarafından koruma altına alınmış olan Tootsie’dir. Sydney Pollack'ın çektiği, komedinin doruklarda olduğu ve Dustin Hoffman’ın kadın kılığında döktürdüğü film. 1982 yılında çekilmiş olan Tootsie’de, mesleği oyunculuk olan Michael Dorsey karakteri (Dustin Hoffman) uzun süreli devam eden işsizliğine son vermek için kadın oyuncu arayan bir dizi için kadın kılığına girer ve seçmelere katılır. İnandırıcılığı yüksek bir performans sergilediği için de rolü kapar. Michael Dorsey artık Dorothy Michaels olarak yaşamına devam eder. Bu durumun nereye kadar süreceğini ise aşama aşama izliyoruz filmde. Fazla fazla gülüyoruz bir de…

Bir komedi filmi için yönetmenlik koltuğuna da oturan Hoffman’ın doğum gününü kutlar ve bol sevgi yollarım.

1 yorum:

Nevra dedi ki...

8 Ağustos Mustafa Balbay'ın da doğum günüydü. Yazı yazmak gelmiyor içimden...