Kediler ve adalar arasındaki ilişki değişiktir. Ne zaman bir adaya gitseniz adanın bekleyenidir onlar. İstanbul’da yaşayanlar için özellikle yaz aylarında adalar kısa zamanlı kaçış noktasıdır. Kediler adaların sembolü yaşayan en güzel canlı süsleridir. Yazın kalabalık ve yaz sezonu olduğu için durum iç acıcı olsa da kışın maalesef bu tablo hiç iç açıcı değildir. İnsanın içini acıtır. Terkedilmek her canlı için çok acıdır. Sadece geri dönemesin bir daha bulunduğu yere gelemesin diye adalarda kaderlerine terkedilen bir çok hayvan var . O yüzden adaların onca güzelliğinin yanında kaderleri olmadığı halde 4 tarafı denizle çevrili bu kara parçası bazen hayvan hapishanesi gibidir. Yazın yine bir şekilde doyup kışın ıpıssız sokaklarda karnına bir lokma ekmek koymadan hayatta kalma mücadelesi veren hayvanların çilesidir adalar. Adaların bu yüzünü kimse bilmez. Gidende görmek istemez. Siz vapurdan İstanbul’u izlerken orada kalan hayvanlar gelen vapurlarda gelecek insanların yollarını gözler. Kışın orada kalan insanlar yetebildiğince hayvana yetmeye çalışırlar. Çöp kutuları boşalır. Vapur sefer saatleri azalır. Fırtına çıkar. Adalar da yalnız kalır hayvanlarda. Tablo iç karartıcı olsa da gerçek maalesef böyledir. Özellikle İstanbul’da bulunan adalar için durum çoğunlukla böyle.
Türkiye’de bulunan bir diğer gözde tatil mekânlarının başında gelen bir ada da Cunda adasıdır. Ayvalık’tan Cunda’ya ayak bastığınız anda sizi limanda kediler karşılar. Kimi zayıf sıska, büzüşmüş bir sandal kenarında balık beklerken bulursunuz. Kimisi koca kafalı Cunda efesi edasındadır. Kimisi ise yavrularını uzakta bırakmış memeleri emzirmekten sarkmış restoranlarda bir parça kalamarın peşine düşmüştür. Burada dükkan sahiplerinin kedileri olabilenler şanslıdır sadece. Güneşın ısıtması denizin pırıl pırıl parlamasından başka ne kalır ellerinde hiçbir şey. Sizin benim gibilerin bir avuç sevgisine hasret yaşarlar. Birbirlerine sarılıp koyun koyuna yatarlar. Ada kedilerle anılır kediler adayla. Ahh bir anlatabilseler dertlerini . Onlar anlatamasa da bizler anlamalıyız dertlerini.
Türkiye’nin her köşesi cennet olan bu topraklarda Ada’lar doyurulmayı bekleyen hayvanlarla dolup taşıyor. Ülkemizde hal böyleyken bir kedi olarak yaşanabilecek bir ada var ki buradan çok uzaklarda. Burası kediler için adeta dünya da yaşanabilecek bir cennet. Buranın egemenleri kediler.
Bahsettiğimiz bu yer Japonya’nın batısında yer alan kedi adası olarak adlandırılan Aohşima adası. Burada sadece 22 insan yaşıyor. Kedi nüfusu adanın nüfusunun çok üstünde. Ada’da toplamda 120 den fazla kedi yaşıyor. Kedi adası olarak anılan Aohşima sakin sevimli bir balıkçı kasabası. Burada bulunan kediler her gün istedikleri kadar balık yiyorlar. Onları gün boyu besleyen ada sakinleri için kediler buranın olmazsa olması. Kedi nüfusu bu kadar çok olduğu için her yıl bir çok turist kedileri görmek için bu adayı ziyaret ediyor. Aohşima’nın kedili ada olma hikayesi ise oldukça ilginç.
Zamanında balıkçı teknelerine istila eden farelerin uzaklaştırılması için adaya birçok kedi getirilmiş. Zamanla bu kediler fareleri temizlemiş ve çoğalmışlar. Şimdi Aohşima kedilerin istilası altında. Ada halkı ve adayı ziyaret eden turistler tarafından beslenen kedicikler bir arada mutlu mesut istedikleri gibi yaşıyorlar. Ada kedilerinin nüfuslarını kontrol altında tutabilmek için bir kısırlaştırma kampanyası başlatılmış. Kedi nüfusunun bu kadar yoğun olduğu bir yerde köpekler tabi ki bulunmuyor. Aohşima adası hem doğal güzellikleriyle hem de kedileriyle kedi severler için mükemmel bir tatil noktası olmaya aday. Ada yerlileri kendileriyle beraber yaşayan kedilerin kendilerine şans getirdiğine inanıyor. Ve günlük işlerini de kedilere göre ayarlıyorlar. Onları el üstünde tutuyorlar. Kimse güne kedileri beslemeden başlamıyor. Balıkçılar hava durumunu tahmin etmede kedilerin kendilerine yardımcı olduğunu söylüyor.
Fotoğraf sanatçısı Fubirai kedilerin birbirinden ilginç anlarını güzelliklerini fotoğraflamak için 5 senesini kedilerle beraber bu adada geçirmiş. Onların ne kadar özel olduğunu anlatmak ve fotoğraflamak için bu kadar yıl çalışmış olsa gerek. Kedilerin el üstünde tutan ada halkı sayesinde kediler kurallar ve kısıtlamalar olmadan istedikleri yerde istedikleri şekilde özgürce dolaşabiliyor.
Bu ada da kışın hüzün yazın sevinç yok. Feribotların gelmesini için limanda yol gözleyen kedilerde. Çünkü Aohşima’da adanın sahipleri zaten kediler.