14 Aralık 2011 Çarşamba

İnfaz, ama yargısızından...

Şahsımla yapılan mülakatta yanlış anlaşıldığımı düşünüyorum. Sadece ben mi böyle düşünüyorum, hayır. Başkenti Ankara olan ve eski dünya karaları denilen Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarının birbirine en çok yaklaştığı noktada bulunan Türkiye ve 34.33 ve 35.41 kuzey enlemleri ve 32.23 ve 34.55 doğu boylamları arasında yer almakta olan, yavrumuz, canımız, ciğerimiz olan topraklar üzerinde yaşayan insan evlatları da dahil buna.

Anlatma becerisi az olan (anlama becerisi de buna dahil edebilir dost okur) biri olduğumu bildiğim icin, kamuya dair bütün demeçlerimde yanlış anaşılmak beni fena halde ürkek, icine kapanık, toplu taşıma aracına binemez, bakkaldan ekmek alamaz, markette kasiyerin yüzüne bakamaz, üzerimdeki giyisileri iki yıl boyunca çıkaramaz hale getirdiği icin cok dikkatli davranırım. Bu mülakatta beni iyi anlayan ve çevirisine güvendiğim Nadya (soyadı bende saklı kalsın, yazılım ve telafuz zorluğundan değil biline) yoktu. Mülakat Nadyasız olunca yanlış vücut buldu. Gelişmiş ülkelerden destek alarak gelişme evresini tamamlamaya calışan ülkemin gelişmemeye ayak direyen muhabirinin gafletini yaşamak bize düştü.

Bilinsin ki mücadelem misak-ı millî sınırlarının dışında da verilecektir.

Hiç yorum yok: