15 Ekim 2007 Pazartesi

Sonbaharın Gelişine Sone

Efendim Marjinal dünyasına gelişimi sonbaharın gelişi etkinlikleri çerçevesinde kutlamak, bu vesile ile de tozlu raflarımdan bir adet güz renklerinde yazıyı kuru yaprak misali orta yere dökmek istedim.
Herkese yazının adı ve içeriğiyle tezat, bol neşeli günler dilerim:))

"Sizin için özel olarak dikilmiş, her dikişi vücudunuzun kıvrımlarına göre atılmış bir elbisedir hüzün. Ne zaman birilerine bir şeylere güvenirsiniz, ne zaman ki şeffaf olmak şeffaf kalmak istersiniz birinin karşısında, güvenir atarsınız üzerinizdeki sizi örten her şeyi hesapsızca, hayata merhaba dediginiz o ilk andaki gibi kalır ruhunuz da bedeniniz de, işte o an geçiriverir hayat size özel bu elbiseyi sırtınıza. Zamanla sizi sardıkça sarar, nefes aldırmaz olur teninize, yüreğinize.. Çıkartmak istersiniz, başaramazsınız.. Kesip atmak istersiniz, makas işlemez ona.. Saklamak istersiniz yeni yeni sevinçler altına, barındırmaz üzerinde ikinci bir örtü.. bir bakmışsınız kayıp gitmiş o sonradan giydikleriniz üzerinden bir bir.. rengarenk aksesuarlarla süsleyeyim onu bari dersiniz, uymaz rengi hiçbirinin rengine.. sonra aynaya bakarsınız, en iyisi alışayım onun varlığına diye.. göremezsiniz onu üzerinizde.. sadece canınızı acıtan sert iplikli dikişlerinin ve kalın kumaşının hissi kalır teninizde.. sonsuza dek hissedeceğiniz.."

Hiç yorum yok: