27 Mart 2013 Çarşamba

Zeki Arkadaşımız Kaset Çıkarmış



Afişleri Marjinal civarında her yere asmış ama, Orhan Ulaş ismini kullanıyor. Anlamadım.

Tam Kapımızın Önünde Deus Ex-machina


Olay yeri:  Cumhuriyet Caddesi,  No 165, Harbiye
Tarih: 26 Mart 2013 Salı -  18:30 suları
Olay: Evsiz ya da sarhoş olduğu sanılan 50-60 yaşlarında bir adam kaldırımda uyuyor. Ayakucunda ve başucunda ise birer sokak köpeği onunla birlikte yatıyorlar. Bir polis minibüsüyle 2 polis geliyor ve adama doğru yaklaştıklarında 2 köpek yerlerinden fırlayarak havlıyor ve polisleri uzaklaştırıyor. Bu havlamaya üçüncü bir sokak köpeği daha geliyor ve dayanışmaya katılıyor.
Polisler genç. Çaresiz uzaktan bakakalıyorlar. Ellerindeki kolluk kuvveti gücü, bu cengaver köpeklerin savunmasız bir adamı koruma içgüdülerinin yanında balon gibi sönüyor.  İçlerinden biri belediyeye haber veriyor. 
Fikir: Köpekler uyuşturulacak. Adam oradan kaldırılacak. Ve bir gece nezarette misafir edilecek.

Deus ex-machina (Okunuşu deyas eks makina)
İşte şimdi bir mucize olması gerek! dediğimiz anları tarif eden bir edebiyat/tiyatro terimidir. Hani yukarıdan bir el gelir. Bir melek dokunur. Hiç beklenmedik anda bir yardım gelir. Ya da göklerden inen bir Yunan tanrısı gibi biri son anda olaya müdahale eder, karmakarışık bir olaya el atarak bir anda çözer.

Ve yarım saat sonra göklerden adamın yüzüne yağmur damlaları inmeye başlıyor. Köpekler hala kararlı bir savunmada. Sarhoş adam ağır ağır gözlerini açıyor ve yerinden doğruluyor. Herkese vicdan sızlatan köpekler uyuşturucu iğnesi yemekten (belki de hiç uyanmayacakları bir operasyondan) kurtuluyor. Polis bir kent dramını daha atlatıp işine dönüyor.

Kıssadan hisseyi herkes kendine göre çıkarıyor.

26 Mart 2013 Salı

Bir Antakya Hikâyesi



Günlerden bugün,

Uzun zamandır kendi aramızda ne kadar ince ve zayıf olduğumuzu konuşuyorduk :)

Bu düşünce bizi gün geçtikçe kemirmeye başladı ve daha fazla açlığa dayanamayacağımızı fark ettik ve bunun için kendimizi ödüllendirmek istedik.

Bütün şirketi çağırmamıza rağmen kilolarını korumak isteyen veya “Taksim çok uzak nasıl geleyim” diyen arkadaşlar dışında yedi kişilik çekirdek ekiple Hatay Medeniyetler Sofrasının yolunu tuttuk:)

Taksim'de yeni açılan ve yöresel tatlarıyla damağımızı gıdıklayan Hatay yemeklerine yumulduk. Garsonları kibar mı kibar, mekân sahibi misafirperver mi perver, dekorasyon mükemmel mi mükemmel bir yer olan Hatay Medeniyetler Sofrası bizi kendimizden geçirdi.

Fotoğraflarda görüldüğü üzere mükemmel bir sunum ve lezzetti.

Uzun lafın kısası yolunuz Taksim'e düşerse bu mekanı ziyaret edin ve muhakkak bayılana kadar yiyin.

Afiyet olsun!
Kebap gurmeniz Somer:)



15 Mart 2013 Cuma

Gençleri Destekliyoruz!





İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin öncülüğünü üstlendiği ve International Youth Foundation (Uluslararası Gençlik Vakfı), Sylvan/Laureate Foundation (Sylvan/Laureate Vakfı) ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV)’nın iş birliği ile gerçekleştirilen BİLGİ Genç Sosyal Girişimci Ödülleri’nde en başarılı projeler belli oldu ve genç girişimciler dün akşam düzenlenen törenle ödüllerini aldı. 

Yaşadıkları topluma değer katabilen genç sosyal girişimcileri bulmayı  hedefleyen ve üç yıldır devam eden BİLGİ Genç Sosyal Girişimci Ödülleri'ne biz de başından beri destek veriyoruz. Seçici Kurul'unda da yer aldığımız bu proje sayesinde çalışan, üreten, topluma fayda sağlamayı amaç edinen pırıl pırıl gençlerin varlığını görmek bizi ayrıca mutlu ediyor ve geleceğe dair umutlandırıyor.

Bu yıl Bilgi Üniversitesi, verdiğimiz desteği, adımıza Tema Vakfı'nın Manisa Salihli Gökköy Hatıra Ormanında 50 adet fidan dikerek ödüllendirme nezaketinde bulundu ve Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Sayın Rıfat Sarıcaoğlu bir plaket sundu. 

Marjinal Porter Novelli olarak bu güzel projenin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyuyor, uzun yıllar devam etmesini diliyoruz.


Komşumuz Carlos